Kerbela’da Safer ayaklanmasının 50. yılı için sempozyum düzenlendi

2025-08-22 15:27

Hz. Hüseyin (a.s) Türbesi’ne bağlı Kerbela Araştırma ve Etüt Merkezi, 20 Ağustos Çarşamba günü “Safer Ayaklanması 1977: Direnişteki rolü ve tarihe tanıklığı” başlığıyla bir sempozyum düzenledi.

Etkinlik, mübarek Erbain ziyareti kapsamında gerçekleştirilen 9. Uluslararası Bilimsel Konferans faaliyetleri çerçevesinde, 1977 yılındaki mübarek Safer Ayaklanması’nın 50. yılı münasebetiyle yapıldı. Programa Merce-i Âla Temsilcisi ile çok sayıda akademisyen katıldı.

Merkezin müdürü Prof. Abdulemîr el-Kureyşî, sempozyumdaki konuşmasında şunları söyledi:

“Hz. Hüseyin (a.s) matem merasimleri hiçbir zaman gelip geçen bir ritüel veya sosyal bir alışkanlık olmadı. Onlar bir bilinç okulu, bir izzet kürsüsü ve mazlumların sesi oldular. İşte bu yüzden zalimler, tarih boyunca bu merasimleri tahtlarına karşı bir tehdit olarak gördüler. Çünkü bu merasimler halkları uyandırır, zulmü ifşa eder ve zorbalığa karşı kıyamı ilan eder.”

Yaralı Irak halkının, Saddam rejimi döneminde en şiddetli örgütlü terör dalgalarıyla karşılaştığını ifade eden Kureyşi. “Baas rejimi Hüseyin’in nurunu söndürmeye çalıştı; yürüyüşleri yasakladı, matem alaylarını baskı altına aldı, müminleri hapislere attı, aileleri dağıttı ve özgür insanları darağaçlarına gönderdi. Onların tek suçu ‘Hüseyin’i ziyaret etmek istiyoruz’ demekti, tek günahları ‘Ya Hüseyin’ sloganını yükseltmekti” şeklinde konuştu.

Kureyşî sözlerine şunları ekledi:

“İşte böyle bir ortamda Irak tarihine kazınmış bir gün yaşandı: 1977 Safer Ayaklanması. O gün, Necef-i Eşref’ten Mukaddes Kerbela’ya doğru ilerleyen ziyaretçi kitleleri, zorbalığın kırbacına meydan okuyarak ‘Lebbeyk ya Hüseyin’ nidalarıyla harekete geçti. O yürüyüş, Aşura’nın bir yenilenmesiydi; iman ile küfür, hak ile batıl arasında bir karşılaşmaydı. Irak toprağı şehitlerin kanıyla sulandı, hapishaneler yiğitlerle doldu; fakat Hüseynî ses, kurşunlara, baskıya ve tehdide rağmen yükselmeye devam etti.”

Safer Ayaklanması 1977, rejimin iddia ettiği gibi basit bir güvenlik olayı olmadığına dikkat çeken Kureyşi “Bu olay, imani bir devrimdi; Hüseyin’in kuşatılamayacağının, Kerbela’nın engellenemeyeceğinin ve Hüseyin aşkının hapishanelerden, darağaçlarından ve tanklardan daha güçlü olduğunun açık ilanıydı. Bu ayaklanma, uzun direniş yolunun kıvılcımı oldu; ta ki put devrilene ve zalimin tahtı yıkılana kadar” dedi.

Kureyşî konuşmasını şu sözlerle tamamladı:

“Bugün bu mübarek ayaklanmayı anarken, onun anlamlarını ve derslerini hatırlamalı; her daim zulmün karşısında durmalı ve merasimlerimizi küçültmeye veya çarpıtmaya yönelik her girişime karşı korumalıyız. Nesillere aktarmalıyız ki şehitlerin kanı, bu merasimleri diri ve canlı kıldı. ‘Ya Hüseyin’ sloganı, her zorbanın sesinden daha güçlü kalacaktır. Selam olsun Safer Ayaklanması’nın şehitlerine, selam olsun Saddam terörüne karşı Hüseyin sancağını taşıyan herkese. Selam olsun Hüseyin’e; doğduğu gün, şehit olduğu gün ve yeniden dirileceği gün.”

المرفقات

العودة إلى الأعلى