Bir kadın ucunda kardeşlerinin, oğullarının, kardeşlerinin oğullarının ve taraftarlarının öldürüleceğini, kan dökmekten zevk alan bir sultanın ve onun vahşi, insanlıktan tamamen çıkmış ordusunun elinde susuz bir şekilde tutsak edileceğini bile bile sabırlı olup bir kentten diğerine diğer çocuklarla ve kadınlarla gidebilir mi?

Bunları düşünmesi bile korkunç ve ürkütücü. Hiç kimse böyle korkuları ve felaketleri içinde taşıyamaz ancak böyle yüceliğe, imana, teslimiyete sahip ve kutsal biçimde buna hazır olanlar hariç. Bu yüce kadın Emirülmüminin İmam Ali(a.s.)’ın ve Hz. Fatma(a.s.)’ın kızı Hz. Zeynep(a.s.)’dır.

Zeynep kelimesinin anlamı için en önemlisi bana göre; iyi görünen kokusu güzel, Aslının zeyn-eb olduğu bir ağaç ismi.

Bazı çağdaş kaynaklarına göre, Hz. Zeynep(a.s.) doğduğu zaman, Hz. Fatma(a.s.) İmam Ali(a.s.)’a gelerek ismini ne koyacağını sordu. İmam Ali(a.s.), Resulullahın(s.a.a.)’den daha üstün olmadığını söyledi, Hz. Muhammed(s.a.a.) dışarıdaydı, eve döndüğünde İmam Ali(a.s.) Peygamber efendimizi(s.a.a.)’e kızına ne isim vermek istediğini sordu. Bunun üzerine Peygamber efendimiz(s.a.a.) ona Allahu-teala’dan daha üstün olmadığını söyledi, Cebrail(a.s.) yeryüzüne indi ve Peygamber efendimize Allah’ın selamını iletti ve ona Zeynep ismini vermesini bu ismi Allahu-Teala’nın onun için seçtiğini vahyetti. Peygamber efendimizde bunun üzerine bu bebeğin adını Zeynep koydu.

Lakapları; Hz.Zeynep(a.s.)’a kişiliğinin yüceliği dolayısıyla çeşitli lakaplar verilmiştir. Bunlardan bazıları; Haşimoğullarının refakatçisi, öğretilmeyen alime, bilge, güvenilir, faziletli, Kamile, Alioğullarının çok ibadet edeni, küçük masume, Eminetullah, Hz.Zehra(a.s.)’ın vekili, şehitlerin ortağı, kadınların akilesi, tebliğ eden, Hüseyinin ortağı, musibetlerin annesidir.

İlmi; ilmini annesi Fatıma(a.s.)’dan ve ömrünün bir kısmını birlikte geçirdiği kardeşleri İmam Hasan(a.s.) ve İmam Hüseyin(a.s.)’dan almıştır. Kufede İbni Ziyad’a karşı yaptığı ve şam’da yezidin ve muaviyenin sarayında yaptığı hutbesi ,Kur’an-ı Kerim’deki ayetleri örnek vermesi ve kelimeleri onun ilminin deniz gibi geniş olduğuna şahittir. Ayrıca babası Emirülmüminin(a.s.)’dan ve annesi Fatımatüzzehra(a.s.)’dan naklettiği hadisler ve Kufe’de Emirülmüminin(a.s.)’ın yönetiminde kadınlar için yaptığı Kur’an-ı Kerim tefsiri meclisleri buna delildir. Abdullah ibn Abbas, Muhammed ibn Amr, Ata ibn Saib, Fatma bint Hüseyin ve başkaları ondan hadisler nakletmiştir. O masumlar(a.s.)’dan çeşitli konularda hadisler nakletmiştir. Bunlardan bazıları, Ali-Muhammed’i sevenler ve şiilerin mevkileri ve pozisyonları, fedek hadisesi, komuş haklarıdır.

Hz. Zeynep(a.s.) gelecekte başına gelecek olan olaylardan haberdardı. Bunu ona babası Emirülmüminin(a.s.) önceden söylemişti.

İffeti; bazı Hz. Zeynep(a.s.)’ın hayatıyla ilgili onun tesettürünü ve iffetini konu alan kaynaklarda, Hz. Zeynep(a.s.)’ın dedesi Hz. Muhammed(s.a.a.)’in kabrini ziyaret ederken Hz. Ali, Hz. Hasan, Hz. Hüseyin(aleyhimüsselam)’la birlikte gittiği rivayet edilir. Peygamber efendimizin yüce mezarında Hz. Ali(a.s.)’ın fenerleri hızlıca kapattığı rivayet edilir. Hz.Hasan(a.s.) bunun nedenini sorunca Emirülmüminin(a.s.); birisinin kardeşin havraya bakmasından çekinirim diye buyurmuştur.  

Yahya El-Mazini; Medine’de uzun süre Emirülmüminin(a.s.)’ın kızı Hz. Zeynep(a.s.)’ın oturduğu evin etrafında oturuyordum. Bir kere bire olsun onu görmedim ve sesini duymadım diye rivayet etmiştir.

Kerbela’daki Rolü

Hz.Zeynep(a.s.)’ın, İslam tarihindeki Hz.Muhammed(s.a.a.)’ın vefatından sonra en önemli olaylardan birisi kabul edilen Kerbela uyanışında esaslı ve kahraman bir rolü vardır. Hz. Zeynep(s.a.)’nın rolü, dinin zafer için zorluk ve etki açısından kardeşi İmam Hüseyin(a.s.)’ın ve onunla berbaer şehit olanların rolünden daha az değildir. Kardeşi İmam Hüseyin(a.s.)’ın şehadetinden sonra devrimin liderliğini devralmıştır. Ayrıca onun bilgilendirici rolü omuştur, devrimin gerçeğini, boyutlarını ve hedeflerini bütün dünyaya açıklamıştır.  

Kaynak:WikiShia ve Varis-El Enbiya Kurumu

Hazırlayan: Fazıl El-Şerifi