İngiliz yazarın gözünden Erbain ziyareti: Adalet, eşitlik ve barış ilkeleri hakim

2024-09-05 14:58:47

İslam tarihinin en önemli dönemlerinden biri için gerçekleştirilen Erbain ziyareti, dünyanın en büyük barışçıl toplantılarından biridir. Bu ziyaret taşıdığı insani ilkeler ve yardımlaşma değerleri sayesinde insanlığın yürüyüşüyle birlikte ilerlemiş ve ona etki etmiştir. Ne var ki insanlığı en çok etkileyen şahsiyetlerin başında gelen son peygamber Hz. Muhammed’in torunun şehadeti ile bağlantılı olan bu olay, birçok toplumda hâlâ bilinmemekte ve çeşitli nedenlerden ötürü gölgede kalmaktadır. Bu durum, ziyaretin tanıtılmasını ve önemine dair farkındalık oluşturulmasını gerektirmektedir.

İngiliz araştırmacı ve yazar Dr. Chris Hewer, Erbain ziyareti, yankıları ve milyonlarca ziyaretçinin bu ziyareti yaya olarak gerçekleştirmesi üzerine düşüncelerini Kerbela Uluslararası Ajansı ile paylaştı. İşte o röportajın tam metni:

-         Sizi daha yakından tanıyabilir miyiz?

İsmim Dr. Chris Hewer, Hristiyan'ım ve kırk yıldır İslami Bilimler öğrencisiyim. Önce Hristiyanlığı, ardından İslam'ı inceledim. İşim, insanlara bu iki dini öğretmek.

-         Erbain ziyaretiyle ilgili düşüncelerinizi merak ediyoruz. İnsanları bu uzun ve meşakkatli ziyarete iten sebepler sizce nelerdir?

Erbain ziyaretine baktığımızda gördüklerimiz bizi İmam Hüseyin (a.s) ve yakınlarının benimsediği ilkeleri ile ilgili bazı soruları sormaya itiyor. Bizler yaşadığımız toplumlarda bu ilkelerden ve çıkarılan derslerden nasıl faydalanabiliriz? Bizler İmam Hüseyin'in (a.s) Aşura günü adalet için kıyam ederek bir duruş sergilediğini biliyoruz. Peki bu adalet nasıl görünüyor? Erbain ziyaretinde bunun izlerini nasıl görüyoruz? Buna örnek verecek olursam, Erbain’de bir dayanışma ve paylaşım ruhu görüyoruz. Fakir insanlar, mali açıdan yetersiz olan yoksul insanlar ellerinde avuçlarında olanı Erbain ziyaretçileri için harcıyor ve infak ediyor. Ziyaretçilere su ikram etmekten tutun, onların çeşitli ihtiyaçlarının karşılanmasına kadar pek çok hizmeti ücretsiz veriyorlar. Tıbbi uzmanlığı bulunanlar ülkenin hatta dünyanın farklı noktalarından gelerek Erbain ziyaretçilerine sağlık hizmeti veriyor. Tamirciler, ziyaretçilerin eşyalarını onarıyor, engelli araçlarını ve bebek arabalarının bakım işlerini yapıyor. Bunun dışında da birçok faaliyet yapılıyor.

Tüm bu gördüklerimizden hareketle şu fikir ortaya çıkıyor: Dünya, İmam Hüseyin’in (a.s) ilkeleri ve yetiştiği değerler doğrultusunda hareket etseydi nasıl olurdu?

Burada merhamet, adalet gibi ilkeleri, dünyanın farklı yerlerinden gelen, farklı inançlara sahip, hiçbir şeye inanmayan ama bu değerlere kapılan insanları görüyoruz. Eğer adalet, eşitlik ve burada gözlemlediklerimizin her şeyin önünde olduğunu düşünürsek, insanların yüzlerinde gülümseme olduğunu ve kalplerinin sevgiyle dolduğunu görürüz. İmam Hüseyin sevgisi, insanlara genel olarak sevgi getirirken, insanların sevgisi de insanlık arasında barışı getiriyor. Bu yüzden Erbain ziyaretinde adalet, eşitlik ve barışın yayıldığını görüyoruz.

-         Kerbela yolculuğunun sizce zorlukları nelerdir?

Ziyaretçilerin karşılaşabileceği en büyük zorluklar uzun mesafeleri yürüyerek kat etmektir. Bu süreçte bolca suya ihtiyaç duyarlar ve kavurucu güneşin altında korunmak için şemsiyelere, yiyeceğe ve dinlenme alanlarına ihtiyaç duyarlar. Ayrıca, ortak bir kararlılık ve büyük bir ruhsal dayanışma ile yol alınır. Bu yolda tekerlekli sandalye kullananlar, baston kullanan yaşlılar ve engelli bireyler de bulunur. Bunlar, birbirlerine yardım ederek zorluklarla başa çıkmaya çalışırlar.

-         Erbain ziyareti sizce toplumun çeşitli kesimleri arasındaki sosyal uyumun güçlendirilmesine nasıl katkıda bulunuyor?

Erbain’de herkes her konuda eşittir. Güneşin altında birlikte yürürler. Bir keresinde, kadın ve erkek olmak üzere iki gruba ayrılmış, üç bin beş yüzden fazla kişinin uyuduğu bir alayı ziyaret etmiştik. Tıpkı namaz gibi farklı sosyal sınıflardan insanlar, fakir-zengin, inanç-din ayrımı gözetmeksizin sıraya dizilir. Erbain ziyaretine katılan herkes ihtiyaç duyduğu zaman ve yerde yiyecek, içecek ve yardım alır. İnsanlık arasında adalet ve eşitliğin anlamı da burada yatmaktadır.

-         Erbain ziyaretinin taşıdığı dini değerler ve anlamlar nelerdir?

Çeşitli mensubiyet ve inançlarla insan ırkının benimsediği temel ilkelerden yola çıkmalıyız. O zaman İslam'ın, herkesin kalplerini arındırması gereken bir meşale, yani fıtrat dini olduğunu göreceğiz. Tüm büyük dini şahsiyetler Allah'a ve insanlara hizmet etmeye bağlıdırlar. Bu yüzden, İmam Hüseyin’in (a.s) izlediği değerleri, ilkeleri ve öğretileri alarak, bunlardan faydalanmalı ve onlara uymalıyız. Mesela Kerbela'nın herhangi bir yerinde durduğunuz zaman kimse size inancınızı sormuyor. Ten rengi, inancı, görünüşü hiçbir ayrım yapılmadan herkes eşittir ve bu da insan birliği ilkesinin hedefidir.

-         Erbain ziyareti farklı kültürler arasındaki diyaloğun geliştirilmesine katkıda bulunabilir mi?

Dinler arası diyalog kültürünü, ortak noktalara odaklanarak güçlendirebiliriz. Karşılaştığımız her sorun veya durumun sebeplerini dini bağlamda ilişkilendirerek ele alabiliriz. Gerçek hayatta, insanın karşılaşabileceği bazı tamamen yaşamsal sorunlar olabilir, örneğin yoksulluk ve sosyal adaletsizlik gibi. Bu nedenle, Erbain ziyaretinin mesajı bu tür sorunlarla başa çıkmak için iyi algılanıp hayata geçirilmelidir.

-         Son olarak Kerbela'dan dünyaya nasıl bir mesaj vermek istersiniz?

Bana kalırsa büyük Erbain yürüyüşünün mesajı, dünya halkları ve toplumlar arasında ayrımcılığı ortadan kaldırmaktır. Her grup veya tarafın diğerine karşı düşmanlık ve nefret beslemesi yerine, tüm insanlık arasında adalet ve karşılıklı saygı hâkim olmalıdır.

Röportaj: Emir el-Musevi

Editör: Fadıl eş-Şerifi

Çeviri: Merve Soydaş Gök 

العودة إلى الأعلى