Merce-i Âla Ayetullah Sistani’nin Temsilcisi Şeyh Abdulmehdi el-Kerbelai, Hz. Hüseyin (a.s) Türbesi Genel Sekreterliği tarafından düzenlenen Birinci Savunma Fetvası Halk Festivali’nin açılışına katıldı.

“Alimlerimiz önderlerimiz, şehitlerimiz rol modellerimizdir” başlığıyla düzenlenen festivalde konuşan Şeyh Kerbelai şunları kaydetti:

“Savunma fetvasına ilişkin halka açık festivali düzenlemenin amacı sorgulanabilir. Bizler içinde bulunduğumuz günlerde, Ayetullah el-Uzma Seyyid Ali El-Hüseyni Es-Sistani'nin 13 Haziran 2014 yılında yayınladığı  IŞİD’e karşı Irak’ı savunma fetvasının yıl dönümüne yaklaşıyoruz. Bu fetva hakikati bilip ona uyan, şehadet yolunda canlarını feda eden ve ruhları cenneti arzulayan kahramanların yaptığı fedakarlıklar ve döktükleri temiz kanlarla sonuçlandı. Ruhları cenneti arzulayan bu kahramanlar, arzularına kavuştular.”

Bu fedakarlıkları herkese duyurmak için iki meseleyi açıklığa kavuşturmak gerektiğine işaret eden Şeyh Kerbelai şöyle devam etti:

“Birincisi, Tevbe Suresi'ndeki 111. Ayet-i kerime başta olmak üzere Kur'an ayetleri ve hadis-i şeriflerde yer alan İslami bakış açısına göre şehidin ve şehadetin Yüce Allah katındaki konumunun açıklanmasıdır. {Allah mü’minlerden, kendilerine vereceği cennet karşılığında canlarını ve mallarını satın almıştır. Onlar Allah yolunda savaşırlar, öldürürler ve öldürülürler. Müjdelenen bu cennet Tevrat’ta, İncil’de ve Kur’an’da Allah’ın yerine getirmeyi uhdesine aldığı kesin bir sözdür. Verdiği sözü Allah’tan daha iyi yerine getirecek kim olabilir? O halde, ey mü’minler, Allah ile yapmış olduğunuz bu alış verişten dolayı sevinin. İşte bu, gerçekten büyük bir başarı ve kurtuluştur.}

Peygamber Efendimiz Resulullah (s.a.a) de şehadet ile ilgili şu hadis-i şerifi zikretmiştir: {Her iyiliğin üstünde bir iyilik vardır, ta ki kişi Allah yolunda öldürülene kadar. Allah yolunda öldürüldüğünde ise onun üstünde bir iyilik yoktur}

İkinci meseleye gelen Şeyh Kerbelaî şu sözlerle açıkladı:

“İkinci olarak ise, şehitliğin azametini ve Irak'ı IŞİD terör çetelerinden kurtarma mücadelesinde şehit düşen kahramanların fedakarlıklarını hatırlatmamız gerekiyor. Seyyid Sistani, 2015 yılının Aralık ayında bir Cuma hutbesinde şunları söylemişti; ‘Şehitlerin kanı, Irak'ın, halkının ve mukaddesatının savunulmasında, birliğinin korunmasında, vatandaşlarının onurunun korunmasında, terör çetelerinin şerrinden korunmada başrol oynamaktadır. Şehitler her mezhep, sınıf ve unsurdan Irak halkı üzerinde bir erdeme sahiptir.”

Şeyh Kerbelai konuşmasının devamında kitleleri harekete geçirme yeteneğini kanıtlayan tek kaynak olan gerçek inançsal, entelektüel, ulusal ve yol gösterici kaynağın hatırlanması gerektiğine işaret ederek şöyle devam etti:

“Bu kaynak, sabit ve kararlı bir inanç, saf vatanseverlik, geri adım atmayan güçlü bir irade ve gevşeklik veya ihmal olmayan iman dolu bir azimle Irak'ı, halkını ve mukaddes değerlerini savunmak için olağanüstü kahramanlıklarla savaşı beklenmedik bir zamanda kesin sonuca ulaştırdı.

Bu kaynak, Ayetullah el-Uzma Seyyid Ali Sistani'nin halis ve ilahi yaşamıyla ve doğru şer'i ve akidevi temellerini temsil eden Kifai Savunma Fetvasıdır. Sonrasında ise tereddüt etmeden bir an bile düşünmeden savaş meydanlarına sel gibi akan kahraman mücahidlerin itaat ve bağlılığı gelmektedir. Fetvaya uyan bu kahramanların olağanüstü kahramanlıkları, kısa sürede zaferin elde edilmesinde ikinci temel unsuru temsil etmektedir.”

Kerbela Uluslararası Ajansı