İnsanlığın yirminci yüzyılın sonlarında tanık olduğu büyük teknolojik sıçrama ile sosyal medya, yalnızca mesaj ulaştırmayı ve bilgi iletmeyi amaçlayan bir iletişim aracı olmaktan çıkarak, masum gibi gösterilen ancak çok tehlikeli mesajlar ulaştıran bir bilgi platformu haline geldi. Bu yeni uygarlık aracının içerdiği ideolojik ve kültürel tehlikeyi analiz ettiğimizde çok korkunç bir tablo ile karşılaşıyoruz.  

Modern iletişim araçlarının, sadece uluslararası bilgi ağından faydalanılan bir alan ve depolama, görüntüleme ve dolaşma yeteneğine sahip donanımlı ve programlanmış modern bilgisayarlarla mümkün olduğu bilinmektedir. 

Bu bilgisayarlar, geçen yüzyılın ortalarında ilk olarak Amerika2nın askeri bilgilerin saklanması, analiz edilmesi ve bu sayede dünya ülkeleri üzerinde kontrol sağlamak amacıyla kurulmuştur.  

Toplumsal dönüşüm, her insan toplumunun kültürel yapısındaki diğer dönüşümlerle bağlantılıdır. Bu araçların geliştirilmesinin sadece teknik alanda bir ilerleme olmadığı göz önüne alındığında, iletişim araçlarının etkisi, dünyanın şeklinin ve içeriğinin yeniden formüle edilmesine müdahale edecektir. Bu, dünyanın gerçekte küçük bir köy olduğu fikrini somut bir gerçekliğe dönüştüren bu bilgisayar ekranlarına yansıtan bir dizi çıkarım içermektedir.  

Burada sorulması gerek en kritik soru, bu araçların kullanıcılarının kişiliği üzerinde bıraktığı izler ve etkilerin ne olduğudur. Bu etkiler olumlu ya da olumsuz düşünsel ve toplumsal dönüşümlere yol açar mı? 

Öte yandan sosyal medya, insanlara görüşlerini korkmadan ifade etmeleri ya da takma isimler kullanarak baskı altında kalmaktan korkmadan eleştiride bulunabilmeleri için olanak sağlamaktadır. 

Sonuç olarak, insanın evren, yaşam, varlık, Allah, tabiat, ruh vb. hakkındaki düşünceleri ve kendi inancı, hayattaki davranışlarını doğrudan etkiler. Çünkü bir insanın davranış biçimini, zihniyetinin şekillendirdiği davranışları, tutumları ve kanaatleri belirler. 

Özel bir kültürden doğan, onları dizginleyen, tasarlayan, programlayan ve onları istenilen kültürlere yönlendiren iletişim araçları, içerdikleri pek çok şey nedeniyle olumlu yönleri olsa da çok büyük tehlikeleri de barındırmaktadır. En ölümcül tehlikesi ise, muhafazakar toplumların orijinal kimliklerinden kademeli olarak sıyırmasıdır. 

Yazı: İsra Aziz er-Rebi'i  

Çeviri: Merve Soydaş Gök