Hristiyanlık ve İslam örneğindeki gibi, dinler arasındaki ortak noktalar

2022-11-15 22:24:48

İslam ve Hristiyanlık arasındaki nitelik ve nicelik bakımından ortak değerler, araştırmacıların görmezden gelemeyeceği boyuttadır.

Müslümanların kutsal kitabı olan Kur’an-ı Kerîm ayetleri ve kavramları ile Hristiyanları kutsal kitabı olan İncil’in kavramları karşılaştırıldığında, teorik olarak çeşitli düzeylerde çok sayıda ortak nokta belirleyebiliriz.

Kur’an-ı Kerîm’de peygamberlerin (a.s) kıssalarında anlatılan bazı şeyleri Hz. Mesih (a.s) ile annesi Hz. Meryem’de (a.s) haber vermiştir. Bu benzerlik iddia edildiği gibi alıntıdan değil, tek bir kaynaktan ve tarihteki benzer hikayelerden kaynaklanmaktadır.

Bu bilimsel ve tarihi koşullarla çelişen bir şüphedir. Bu nedenle bazı araştırmacılar, İslam ve Hristiyanlık arasında inanç akıl ve davranış temelleri yani iman, ibadet, ahlak ve diğer alanlardaki ortak değerleri ortaya koymaktadır.

İki şeriat arasındaki yakınlık Allah-u Teala’ya iman ile başlar ardından ahiret gününe iman ile devam eder. Kur’an-ı Kerîm’deki şu ayette bunu görüyoruz:

1. Ey insanlar! Rabbinize karşı gelmekten sakının. Çünkü kıyamet sarsıntısı çok büyük bir şeydir.” (Hac/1)

Aynı şekilde İncil’de Vaftizci Yahya’nın şu çağrısını okuyoruz:

“Tövbe edin! Göklerin Egemenliği yaklaşmıştır.” (Matta 2/3)

Yine İncil’de İsa Mesih’in şu sözleri vurgulanıyor:

“ “Zaman doldu” diyordu, “Tanrı'nın Egemenliği yaklaştı. Tövbe edin, Müjde'ye inanın!” (Markos 1/15)

Yüce Allah’ın (c.c) zatı ve sıfatları hakkında İslam ve Hristiyanlık dinleri arasında inanç farkları mevcuttur. Ancak Allah’ın (c.c.) varlığına iman ve yorum farkı olsa bile tevhid inancı iki dinin temel yasaları arasında sayılmaktadır. Bunu Kur’an şöyle açıklamaktadır:

“İçlerinden haksızlığa sapanlar dışında Ehl-i kitap’la mücadelenizi sadece en güzel yolla sürdürün ve deyin ki: “Bize indirilene de size indirilene de inandık. Bizim tanrımız da sizin tanrınız da birdir. Biz O’na teslim olmuşuzdur.” (Ankebut/46)

İslam ve Hristiyanlıkta yüce Allah (cc), her şeyi yaratan, kainatın ve insanın yaratıcısıdır. İki kitaptaki metinler insanın yaratılışını detaylı ve yakın bir şekilde anlatmaktadır.

Kur’an-ı Kerîm’de şöyle açıklanmaktadır:

“Allah çocuk edindi” dediler. Hâşâ! O bundan münezzehtir. Bilâkis, göklerde ve yerde ne varsa yalnız O’nundur. Hepsi de O’na boyun eğmişlerdir.” (Bakara/116)

İki din arasındaki ortak inanç, Allah'ın hükümdar olduğu, yarattıklarına özen gösterdiği, yeryüzünü insanların yaşaması için uygun kıldığı, insan yaşamı ve refahı için gerekli şeyleri sağladığı ve insanın Allah’ın halifesi olduğu yönündedir.

Bir arada yaşama konusunda İslamî tecrübe, insanlık deneyimleri arasındaki en başarılı ve zengin tecrübe olarak değerlendirilir. Hristiyanlar ve Yahudilerin olduğu dönemde İslam bu bölgeye ve dünyadaki çok sayıda bölgeye hâkim olmuştur. Bu süreçte Hristiyanların ve Yahudilerin İslam topraklarında Müslümanlarla birlikte normal bir yaşam sürdüklerini, aidiyet özgürlüğüne sahip olduklarını, İslam’ın onları dinlerinden çıkmaya zorlamadığını görüyoruz.

Dolayısıyla “İslamofobi” denilen şeyi yayma girişimleri, Hristiyanlık açısından gerçek İslam’ı temsil etmemektedir. Zira iki din arasında pek çok düşünce ve ahlak benzerlikleri vardır. Ateizm ve insani toplumlar arasında nifak tohumları ekme girişimleriyle savaş, ortak bir zemin oluşturabilir.

Yazı: Zeyneb Abdurrahim

Çeviri: Merve Soydaş Gök

العودة إلى الأعلى